Adana maçından sonraki bütün olumsuz havaya rağmen Blog olarak son noktaya kadar elimizden geleni yapmaya, herşeye rağmen inanmaya karar verdik. Bank Asya'ya çıktığımızdan beri bu sezon istediğimiz kadar istemedik belkide Süper Ligi. Hayaller kurduk, takıma, teknik ekibe, başkana inandık... Ligin bu noktasına kadar geldik ama şuan bulunduğumuz yerde olabileceğimizi belkide çoğumuz düşünmedi. Önümüzde 5 maçlık bir periyod var ve bu 5 maçta alacak olduğumuz 5 galibiyet bizi direk ilk 2'den çıkarabilir. İlk hedefimiz bu ama bu zorlu periyodda takıma play off desteği vermek gerekirse yine sonuna kadar arkasındayız hepsinin.
Herkesin yaşadığı sinir harplerini bizlerde yaşadık. Ummadığımız durumlar içinde kalınca bu sayfalardan yeri geldi isyan ettik, yeri geldi eleştirdik. Ama biz büyütüp bugünlere getirdiğimiz hayallerimiz, umutlarımız için elimizden gelen herşeyi yapmaya karar verdik. Blog ekibi olarak 2-3 gündür kendi aramızda istişare etmekdeydik. Neler yapabiliriz, nasıl inancımızı onlara gösterebiliriz diye çok düşündük. Sonuç olarak takıma mektup yazmaya karar verdik. Kadromuzda bulunan 24 futbolcumuza ve Metin Hoca'ya mektup yazdık. Hepsini özel olarak umutlarımızdan, hayallerimizden bir şehrin özleminden bahsettik. Yeri geldi espirili şeyler yazdık, yeri geldi kendi yazdığımız mektuplardan etkilenip, duygulandık. Ama çok mutluyuz. Çünkü çok az forma giymiş Caner'den neredeyse her maçta formayı ıslatmış Fevzi'ye, yedek kalecimiz Onur'dan Emre Özkan'a, yedek as ayırt etmeden bu takımın kadrosunda bulunan bütün futbolcularımıza olan inancımızı yineledik. Bu şehrin özlemini, onlardan beklentilerini yazdık. İstedikleri, kendileri gibi oynadıkları zaman neler başarabileceklerini yazdık. Mektupları yazarken kendi umutlarımızı daha da güçlendirdik.
Son olarak ufak ama herşeyi ifade edebilecek bir pankart yapmaya karar verdik. Şirin pankartımız blog yazarımız Bilsay'ın ellerinden çıktı. Divane Aşık Gibi olarak sadece takımdan inanmalarını istedik. Sadece bir kelime belki ama gerçekten onlardan istediğimiz şey bu, İNANMALARI. Pankart bugün takımın yaptığı son antrenmanda Kütahya'da antrenman sahasının tellerine asıldı. Hafiften çiseleyen, bizim memleketimizi andıran bir hava, sessiz ve sakin bir ortam ve İNANIN pankartı. Bütün takım, hocamız bugün antrenmanda bu şirin ve küçük pankartımızı gördü. Bu gece kafalarını yastığa koymadan önce de mektuplarını açıp okuyacaklar. Bir şehrin özlemini, onlara olan güvenini o mektuplarda görecekler. Sonra da çıkıp Linyit'i sahasında yenen takım olacaklar... Bunu başaracaklar..İNANIN!
Son olarak ufak ama herşeyi ifade edebilecek bir pankart yapmaya karar verdik. Şirin pankartımız blog yazarımız Bilsay'ın ellerinden çıktı. Divane Aşık Gibi olarak sadece takımdan inanmalarını istedik. Sadece bir kelime belki ama gerçekten onlardan istediğimiz şey bu, İNANMALARI. Pankart bugün takımın yaptığı son antrenmanda Kütahya'da antrenman sahasının tellerine asıldı. Hafiften çiseleyen, bizim memleketimizi andıran bir hava, sessiz ve sakin bir ortam ve İNANIN pankartı. Bütün takım, hocamız bugün antrenmanda bu şirin ve küçük pankartımızı gördü. Bu gece kafalarını yastığa koymadan önce de mektuplarını açıp okuyacaklar. Bir şehrin özlemini, onlara olan güvenini o mektuplarda görecekler. Sonra da çıkıp Linyit'i sahasında yenen takım olacaklar... Bunu başaracaklar..İNANIN!
Bi şehrin duygularını döktük onlara. Yeter bu kadar üzdükleri.
YanıtlaSil3 puan istiyoruz hediye edin bize 3 puani cok bir sey istemiyoruz.
YanıtlaSilOlacak...
YanıtlaSil