Mağlubiyet Serisi... | Orduspor 1 - 2 Sivasspor

İyi gittiğimiz zamanlarda çokça söylediğim birşey vardı. '' Şuanda herşey çok güzel ama yere düştüğümüz zaman ayağa kalkmayı başarabilirsek işte o zaman bizim için herşey çok daha güzel olur. '' Evet mutlaka tılsım bozulacaktı ve bozuldu. Mağlup olduk. Gayet normal birşeydi ama o süreçten sonrası bizim için çok önemliydi. Malesef toparlanamadık. Yere düştükten sonra bir türlü ayağa kalkamadık. Şuandaki durum gösteriyor ki geride kalan 3 haftada bizi çok daha zorlu bir süreç bekliyor.

Birşeyin artık tam anlamıyla altını çizmek gerekir. Belki 2. yarıda yine bir ivme yakalar üst sıralara çıkarız. Üst üste alınacak birkaç galibiyet herşeyi değiştirir ama bizim hedefimiz ligde kalmak. Bunun artık tam anlamıyla bilincine varıp hareket etmeliyiz. Son 4 haftadaki durumumuz da artık bu gerçeği kabullenmemiz gerektiğinin açık ve net bir göstergesi. Sırasıyla Gençlerbirliği, Galatasaray ve Trabzonspor ile oynayıp ilk yarıyı sonlandıracağız. Şuanki görüntümüzle şu bir gerçek ki bu 3 maç da bizim için sıkıntılı geçecek.

***

Maça kötü başlamadık aslında. Stancu bugün çok kötüydü. İlk karşı karşıya pozisyonda topu kaleye soksaydı çok daha farklı olabilirdi herşey. O pozisyonları değerlendirememize rağmen golü bulduk. Gole kadar olan süreçte gayette iyi oynadığımız için içimiz rahattı. Aklımızdan geçen 3 haftanın sonunda galibiyete yakın olduğumuzdu fakat ardı ardına yediğimiz iki golle 5 dakika içerisinde 2-1 geriye düştük. Deyim yerindeyse takım şok yaşadı. Bir anlık dikkat kaybı ve hatanın ardından yenilen iki golün hemen ardından toparlanmalarını beklemek saçma olurdu. Ama o şok ilk yarının sonuna kadar devam etti. Sivasspor biraz daha dikkatli ve uyanık olsa devreye çok daha farklı bir skor ile girebilirlerdi...

Maçın ikinci yarısına başlarken kendi adıma umutsuzdum. Tek forvet Fatih Tekke ileri uçta geçmiş maçlara nazaran biraz daha hareketli olmasına rağmen yine yetersiz kalıyordu. Stancu'da ona ayak uydurunca elimiz kolumuz bağlandı. Bu gibi durumlarda bütün takımların imdadına oyuncu değişiklikleri yetişir. Fakat ligin başından beri yakındığımız konu bu maçtada kabusumuz oluyordu. Yine geriye düştük ve kulübedeye baktığımızda bizim derdimize ilaç olacak herhangi bir isim göremedik. Stancu kötü, Fatih etkisiz. Kulübede ise bu futbolcuların yerini alacak ne Orkan var, ne İ. Şahin ne de Banahane. Faturayı sadece ileri uca kesmek de anlamsız. Birkaç isim dışında takım olarak bireysel performansların kötü olması bizi etkiledi. Garcia gol attı bugün ama alışık olmadığımız şekilde etkisiz kaldı birebirlerde. Tobias'da eline geçen fırsatı olumlu kullanamadı.

Belki ön tarafta çok daha fazla pozisyon bulduk ama kalemizde bulduğumuz pozisyonlarla karşılaştırdığımız zaman şimdiye kadar yemediğimiz kadar pozisyon yedik. Sivasspor'da bugün Eneramo veya Rasmussen ikilisinden biri olsaydı yada bugün oynayan ileri uç elemanları günlerinde olsaydı çok rahat beşlik yapabilirlerdi bizi. Harcadıkları pozisyonların yanırsa Fornezzi'nin de karşı karşıya çıkardığı pozisyonlar dahil...


Ön tarafta kötüyüz. Gerideki oyuncularımızdan da beklediğimiz performansı alamadık. Kulübeden gelen katkı da bir yere kadar. Sıkıntı büyük. Banahane'yi, İ.Şahin'i, Orkan'ı şimdiye kadar kullanmadığımıza göre Fatih ile sezonu geçirebileceğini düşünmüş olmalı Metin Hoca ama artık yürümüyor bu şekilde. Bunların yanısıra takımın moral motivasyonunun da çok çok iyi olmadığı aşikar. İçerde Bursaspor maçında 1-1 berabere kaldık ama o maçta 3 farklı mağlup da olsaydık kimse ağzını açıp tek bir kelime etmezdi. Çünkü sahada herşeyini ortaya koyan bir takım vardı. Fakat son haftalarda sahada izlediğimiz takım ile Bursa maçındaki takımın alakası yok.

Son olarak Metin Hoca'nın maçın ardından söyledikleri üzerinden birkaç cümle kurup yazıyı bitireyim.''Biz burda yaşadığımız için biliyoruz. Onlar şunu bilsinki sokağa çıksa resim alma peşine düşecekler ama Fatih'e tepki gösteriyorlar...'' Metin hoca böyle bir cümle kurdu. Aslında bu cümle üzerinden bir dünya şey yazıp Orduspor taraftarının duygularını yansıtabilirim ama çok kısa cevap vereceğim. Metin Hoca konuşmasında organize bir yıpratma çabası olduğundan da bahsetti.

Kusura bakma hocam ama nasıl bir yıpratma çabası olabilirki ? Hafta içi resmi sitede bu formayı hak eden giyer diyosun ama son 4 haftanın en kötü ismi Fatih Tekke'yi ilk 11'de sahaya sürüyorsun. Maçtan sonra spiker taraftar neden tepki gösterdi diyince de, ''yolda görseler resim isterler ama eleştiriyorlar'' diyorsun. Fatih'in kariyerine diyecek lafımız yok. Geçmişine, futbolculuğuna, başarılarına saygı duyuyoruz ama Orduspor bir futbolcunun geçmişiyle oynayabileceği bir kulüp değil! Böyle bir savunmanın kabul edilebilir bir tarafı yok. Ve şunun da farkına varmanı rica ediyoruz senden. 2 hafta önce de söyledim şimdi de söylüyorum. Fatih'i performansı kötüyken oynata oynata taraftarın gözünde bu hallere düşmesine sebep olan kusura bakma hocam ama sensin. Fatih kötü oynarken onu 2 hafta dinlendirseydin, farklı alternatifleri değerlendirseydin bugün bu duruma gelinmezdi. Ama sen o kötü oynadıkça sahaya sürdün, kötü oynadıkça şans verdin ve bir nevi taraftarın kucağına attın.

Bu konu hakkında çok fazla konuşmanın, yorum yapmanın anlamı yok. Anlaşılan şudur ki Fatih Tekke'nin Metin Diyadin'de ayrı bir yeri var.

Metin Diyadin, Fatih Tekke veya diğerleri muhabbeti blogta devre arasına kadar konuşulmayacak daha. Devre arasına kadar ister 9 puan alalım, ister 3 mağlubiyet daha alalım.