23 Kasım 2012

Haftanın Maçı #13 | Kasımpaşa vs Orduspor


Ligde son iki hafta üst üste mağlup olarak sezon başından beri sürdürdüğümüz ritmimizi kaybettik. Uzunca bir zaman sonra üst üste iki maçta mağlup olurken 9 ay sonra Ordu'da kaybederek başka bir seriye de son verdik. Futbol olarak yaşadığımız bu düşüşü bir yana bırakırsak Trabzonspor maçından sonra yaşanılan olayın ciddi bir şekilde moralimizi bozduğunu ve saçma sapan bir kaos ortamına girdiğimizi söyleyebiliriz. Kendini Ordulu ve Ordusporlu olarak adlandıran, Orduspor'un başarılı olmasını sindiremeyen, başarının kendilerini Orduspor'dan daha da uzaklaştırdığını düşünen ve bu düşüncenin etkisiyle Orduspor'u, Ordu'yu rezil etmeyi göze alabilecek kadar adileşen bir güruh hakkında söylenilebilecek çok fazla şey yok. Saldırıyı düzenleyenlerin bugün kimliklerinin tespit edildiği açıklandı. Olay yargıya intikal ettiğine göre bu olaya sebebiyet verenlerin, azmettirenlerin en ağır cezayı almaları tek temennimiz..

Yaşanılanları, kaybettiklerimizi bir kenara bırakıp önümüze bakma zamanı geldi. 12 hafta geride kaldı ve 17 puan ile çok da kötü bir durumda değiliz. İki hafta önce zorlu bir viraja girdiğimizi, bu virajı çok fazla yara almadan dönmemiz durumunda ilk yarıyı olumlu bir yerde bitirebileceğimizi söylemiştik. Fenerbahçe ve Trabzonspor maçlarında sahadan mağlup ayrılarak  önemli bir avantajı kaçırmış olsak da kaybettiğimiz çok fazla şey yok. Üst üste kazanacağımız iki karşılaşma tekrardan ritmimizi bulmamızı sağlayacaktır. O yüzden Kasımpaşa'yı mağlup ederek olumsuz gidişe dur demeliyiz. 12 hafta geride kalırken deplasmanda hiç galip gelemediğimiz halde 17 puana ulaşmamız da ilginç bir durum. Şimdiye kadar olan süreçte Ordu'da kazandığımız için çok fazla gözümüze batmadı bu durum ama içerde kaybedince deplasmanda alınacak olan ekstra puanların ne kadar önemli olduğunu daha iyi anladık. Bir yerden başlamak ve deplasmanda galip gelmek gerekiyor. Umarız o maç bu maç olur ve 13. hafta ilk deplasman galibiyetimizi Kasımpaşa karşısında elde ederiz.

Fenerbahçe maçında olumlu bir futbol ortaya koyamadık ve mağlup olduk ama Trabzonspor maçı ile ilgili çok da kötü oynadığımızı söyleyemeyiz. İlk 30 dakika maçı koparma fırsatı yakalamamıza rağmen elde ettiğimiz fırsatları değerlendiremedik. Maçın ikinci yarısında da dengeli hatta daha üstün oynamamıza rağmen Trabzonspor'un kalemize iki defa geldiği bir maçta mağlup olduk. Savunma özellikleri ile ön plana çıkan bir takım olmamıza rağmen Fenerbahçe ve Trabzonspor maçında yediğimiz gollerin bu imaja çok da uygun olduğunu söyleyemeyiz. Tandemde görev alan Agus'un birebirlerde geri kaçması, Ali'nin kademe hataları ile birleşince evlere şenlik bir görüntü oluştu merkez savunmamızda. Ali Çamdalı'yı orta alanda kullanmak varken defansda oynatarak hem orta alandaki etkinliğimizi kendi elimizle azaltıyor, hem de defansda oluşabilecek pozisyon hatalarına davetiye çıkarıyoruz. Ali orta düzey takımlara karşı defansda oynadığı maçlarda olumlu bir görüntü ortaya koydu ama rakip takımın ileri uç elemanlarının kalitesi biraz artınca bizim defansdaki yamamız çok daha bariz bir şekilde ortaya çıkıyor. Bu sorunun üstesinden gelebilecek kadro yapımız var aslında ama Cuper'in Ömer Alp ve Numan'a bütün bu olanlara rağmen şans vermemesinden anladığımız kadarıyla devre arası defans bloğuna takviye yapmamız gerekecek.

Defansda bu sorunlarla boğuşurken ön tarafta sakatlıktan çıkan Monje ve Hasan'ın beklediğimiz kadar iyi dönememesi, bu olumsuz durumun üstüne zaten form düşüklüğü yaşayan Barral'ın da sakatlanmasıyla geçtiğimiz iki hafta ileri uçta elimiz kolumuz bağlandı. Geçtiğimiz hafta Trabzonspor Olcan ve Halil gibi sonradan giren isimlerle sonuca giderken bizim kulübemizde sonuca etki edebilecek bir isim olmamasından dolayı sadece Müslüm - Monje değişikliği yapabildik. Bu hafta Barral'ın dönecek olması, Monje ve Hasan'ın geçtiğimiz haftalara göre daha konsantre olacağını umut edersek önde daha iyi, yakaladığı fırsatları değerlendiren bir Orduspor görebiliriz. Son haftalarda sıkıntı yaşadığımız defans bloğundaki eksiklerimizi de giderdiğimiz takdirde bu maçtan umut ettiğimiz sonuçla ayrılmamamız için bir neden yok.

Rakibimiz hakkında birkaç şey söyleyecek olursak, Süper Ligin yeni takımlarından biri olmalarına rağmen oldukça efektif, göze hoş gelen bir futbol oynuyorlar ve şahsen beğendiğim oldukça alternatifli bir kadroya sahipler. Yönetim ve taraftar arasında sorunlar olmasına, ligin henüz 12 haftası geride kalırken hoca değişikliği yapan bir takım olmalarına rağmen ulaşmış oldukları 20 puan takımın kalitesi hakkında bize oldukça iyi referans veriyor. Kadrolarında Özer Hurmacı, Kalu Uche, Djalma, Ernst, Isaksson kaliteli isimler bulunurken bizim yakından tanıdığımız, geçtiğimiz sezon kadromuzda bulunan Hakan Özmert, Yalçın Ayhan ve Abdurrahman Dereli de ilk 11'de sürekli şans buluyorlar. Kasımpaşa ile en son 2008-09 sezonunda İstanbul'da karşılaşmış, Bruno'nun attığı iki gol ve Hakan Macit'in golüyle deplasmanda 3-1 galip gelmiştik. Umarız tekrar aynı senaryoyu tekrarlarız.

Suni bir kaos ortamı, kötü gidişat, içinde olduğumuz can sıkıntısı... Hepsini yarın alacağımız üç puan ile bertaraf edip, olanların üzerine sünger çekebiliriz. Takımımıza inanıyoruz. Son iki hafta aldığımız mağlubiyetlere rağmen tribüne çağırıp ''Aldırma Ordu'm'' dediğimiz takımızla yarın maç sonunda, omuz omuza ''Güzeller içinden bir seni seçtim'' diye haykıracağız.

#TresPuntos


5 yorum:

  1. Aşağıya kopyaladığım kısım direk sorunumuzu özetlemiş.

    ------------------''Savunma özellikleri ile ön plana çıkan bir takım olmamıza rağmen Fenerbahçe ve Trabzonspor maçında yediğimiz gollerin bu imaja çok da uygun olduğunu söyleyemeyiz. Tandemde görev alan Agus'un birebirlerde geri kaçması, Ali'nin kademe hataları ile birleşince evlere şenlik bir görüntü oluştu merkez savunmamızda. Ali Çamdalı'yı orta alanda kullanmak varken defansda oynatarak hem orta alandaki etkinliğimizi kendi elimizle azaltıyor, hem de defansda oluşabilecek pozisyon hatalarına davetiye çıkarıyoruz. Ali orta düzey takımlara karşı defansda oynadığı maçlarda olumlu bir görüntü ortaya koydu ama rakip takımın ileri uç elemanlarının kalitesi biraz artınca bizim defansdaki yamamız çok daha bariz bir şekilde ortaya çıkıyor.''----------------

    YanıtlaSil
  2. Takımda uyumsuzluk olunca olmuyor. Çok özellikli futbolculara sahip değiliz. Başarı için takım oyunu, sistemin çalışması önemli. Takımda biri oynayıp diğeri bakınca ve sistem çalışmayınca deyim yerindeyse ERROR veriyoruz.

    Kasımpaşa topla oynamayı hücum futbolu oynamayı seven bir takım. Bunun bilincinde sahaya çıkarsak kontraataktan pozisyonlar bulabiliriz. Özer, Uche, Djalma gibi isimleri durdurduğumuz takdirde de maçı kazanmamaız için bir sebep yok.

    YanıtlaSil
  3. Yazıadada denildiği gibib kadromuz alternatif anlamında sıkıntılı. Maç zora girince kenardaki tek kurşunluk hakkımız Müslüm ise eğer sıkıntı büyük demek.ç Bolca dile getirildi alternatid konusunda sıkıntılarımız var die ama sezona bu şekilde nbaşladık. Devre arasına kadar alabildiğimiz kadar puan alıp devre arası ciddi takviyeler yapmalıyız. Tabi, hedef avrupa ise eer.

    YanıtlaSil
  4. -----------Fornezzi-------------

    Garcia----Agus---İbrahim---Atila

    ----------Ali-----Nizo----------

    Hasan Kabze----------------Monje

    --------Barral----Stancu--------

    Bu şekilde çıkalım. Umbides haftalardır bir nane oynaımıyor

    YanıtlaSil
  5. ordudan.52 Engin23 Kasım 2012 23:54

    Eksiklikleri çok güzel tesbit etmişsiniz. Tebrikler.
    Kesinlikle iyi bir golcü oyuncuya ihtiyacımız var. İlk bir iki maçda Barral ön plana çıksa da bizi hayal kırıklığına uğrattığı kesin. Bence transferi yanlış yapılmış.

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Yorumlarınız bizim için önemli...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...