3 Nisan 2011

Haftanın Ardından # 28

Bu haftayı maç oynamadan geçirdik ama bütün maçları derin bir iştahla takip ettik. Hayallerimiz vardı, baay geçiyoruz ya bütün maçlar bizim istediğimiz gibi bitsin istedik. Bizim kurgularımıza göre mesela, Tavşanlı ile Denizli, Mersin ile Rize berabere kalıcaktı. Samsun Karşıyaka karşısında puan kaybedecek, Güngören Bolu'dan puan çıkartacaktı. Çok bahtlıyız ya bütün maçlar aleyhimize bitti ve rakiplerimiz puan kaybetmedi. Herşeye rağmen sağlık olsun diyebildiğimiz için şanslıyız bence. Çünkü hala herşey kendi elimizde. İlk 2'nin anahtarı elimizde. Zor olacak ama sonuna kadar peşinden gideceğiz. Gerçi çokda fazla bişey kalmadı...



Genel kanının aksine takımdan umutluyum. Gerçi umutlu olmuşuz veya olmamışız çok da bişey fark etmiyor. 6 maç kaldı ve bu 6 maçtan en az 5 galibiyet çıkarmalıyız. Öylesine saçma sapan bir durum içindeyiz ki o 6 hafta sonunda ilk ikiden çıkıp bütün bu yazılanları unutabiliriz. Yada ilk 6 dışında kalıp bütün yazı bu sezonun ızdırabıyla geçirebiliriz. Hayallerimizin, umutlarımızın yıkıldığı maçları yad edip keşkeler içinde boğulabiliriz. Ama sezon sonunda KEŞKE demeyi istemiyorum, istemiyoruz. Sezon başından beri bu takıma inandık ve güvendik. 6 hafta inancımdan bişey eksilmiş değil. Adanaspor'u ve Tavşanlı'yı yenip içerdeki maç kazanamama fobimizi Samsun maçı ile atlatıp son 3 haftaya hayallerle gireceğiz. Evet tam da böyle olacak. Çünkü biz bunu hakediyoruz. Ligin sonunda bu Allahın belası ligin en tepesinde olmayı hak ediyoruz. İşallah da hak ettiğimiz yerde olacağız...

Haftanın maçlarına şöyle bir üzerinden göz gezdirelim.


Tavşanlı Linyitspor 1 - 0 Denizlispor
Tavşanlı şaşırtmaya devam ediyor. Göz var nizam var, adamlar öyle ahım şahım bir top oynamıyor. Tamam kötü değiller ama bulundukları yerin hakkını verecek bir futbol oynamıyorlar. Ama işte bir şekilde tıngır mıngır gidiyorlar hedefe. Gerçi hedefleri nedir bilmiyorum ama sezon başında hayallerinde bile olmayan bir yerde bitirebilirler ligi. İçerde bizimle oynayacakları maçta galip gelirler ise ilk 2'den Süper Lig'e çıkarlar. Kötü bir senaryo evet ama olmayacak bişey değil. Ligimizin nam-ı değer Barça'sı ise çöküşe kaldığı yerden devam ediyor. Ligin ilk 8-9 haftasında herkes Denizli 1. çıkar 2. belli olmaz derken buralardan çok yazdık çizdik bu lige belli olmaz diye ama neyse...

M.İdmanyurdu 3 - 0 Ç. Rizespor
Maçtan beklentimiz beraberlik idi. Gerçi Rize'den böyle bir maçta puan beklemek biraz fantastik bir düşünceydi. 2. yarı başlarken transferler tutar ise Mersin'in ilk 2 yolunda en büyük rakibimiz olduğunu söylemiştim. Öyle de oldu. Nurullah Sağlam ile devre arası yapılan transferler bambaşka bir takım oldular. Hala ilk 2 yolundaki en büyük rakibimiz. Umarım bir yerlerde takılırlar. Ç.Rizespor'a gelince, ligin ilk yarısında Ordu'da oynadığımız maçta deyim yerindeyse yerlerde yatarak 1 puan almışlardı. O maçtan beri Rize'nin futbol oynayarak kazandığı maç ya 2'dir ya 3. Bir şekilde buralara geldiler. İkinci yarıda da Adu Madu derken birkaç galibiyet alarak ilk 6'nin içinde oldular. Ama geri kalan maçlarına baktığım zaman Rize ilk 6 dışında kalırsa hiç de şaşırmam. Açık söylemek gerekirse üzülmem de. Çünkü ilk 6 içinde yer alacak bir futbol oynadıklarını ve şehir olarak hak ettiklerini düşünmüyorum.

Boluspor 3 - 0 Güngören Belediyespor
Bu maçtan beklentimiz ise, kümede kalma mücadelesi veren Güngören'in bir süpriz yapması idi. İlk 60 dk gol gelmeyince heveslenmedik de değil. Ama Boluspor'un ilk golünden sonra Güngören'de çözüldü ve fark geldi. Boluspor ile aramızda 3 puanlık bir fark oluştu. Onların kaderide bizim kaderimiz gibi kendi ellerinde. Geriye kalan maçlarını kazanırlar ise Süper Lig'e çıkan takım olurlar.

Samsunspor 3 - 0 Karşıyaka
Samsun artık işin zor tarafını atlattı. Her ne kadar zorlu maçları olsa dahi, denizi geçip derede boğulmazlar bu vakitten sonra. İlk sıraya onların adını yazabiliriz. O kadar saçma sapan puanlar kaybettikki, Samsun'un şuan bulunduğu yerde biz olabilirdik (!)
Maça gelince, KSK 10 kişi kalıncaya dek ortada bir futbol vardı ve Ksk çok rahat puan alıp İzmir'e dönebilirdi. Taaa ki, Fırat Sezer ilk yarının son dakikalarında ikinci sarı karttan atılıncaya dek. Fırat Sezer'in yaptığı hareket hakkında takımını ve takım arkadaşlarını satmak deyimi tam yerine cuk diye oturur. Kendi sahanda bile olmayan bir pozisyonda, 43.dk, maç tamamen durgun giderken, sarı kartın var iken rakibine o şekilde bir müdahele yapıp kırmızı kart görür isen ben sadece takımını sattığını söylerim. İlk yarıda 1o kişi kalan Ksk ikinci yarı haliyle bir yerden sonra koptu ve Samsun için rahat bir galibiyet oldu. Maç 11 e 11 devam etseydi bu maçtan Ksk 1 puan ile dönebilirdi...

***

Bizim adımıza daha karlı bir hafta olabilirdi ama artık geride kaldı. Şimdiye kadar kaybedilen puanların bi şekilde telafisi mümkündü ama bundan sonraki sürecin telafisi yok. Adana maçında veya Tavşanlı maçında kaybedilecek 2 puan dahi bizi ilk 2 hedefinden koparır. Öncelik olarak Tavşanlı ve Adana maçını alıp, Samsun maçında ilk defa sezon başından beri yapamadığımız şeyi yapıp üst üste 3 galibiyet alacağız. İnanıyoruz...

***

Diğer maçlar ise ;

Adanaspor 2 - 2 Erciyesspor
Altay 1 - 3 Akhisar Belediyespor
Kartalspor 2 - 3 Gaziantep BB şeklinde sonuçlandı.

***




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Yorumlarınız bizim için önemli...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...