20 Eylül 2012

Ordu'da Güzel Başlangıç... Orduspor 3 - 2 Kayserispor


Eksikliklerimiz olmasına ve bazı şeyleri oturtamamıza rağmen, 4. hafta geride kalırken ligde yenilgi yüzü görmeyen birkaç takımdan biri olmak bizim adımıza oldukça olumlu bir durum. Sahada yaptığımız olumlu işler fazla olduğu için olumsuz durumlar şimdilik can sıkmadı. Her geçen hafta takımın birbiri ile uyumunun artacağını ve eksikliklerin azamiye ineceğini düşündüğümüzde önümüzdeki haftalarda çok daha iyi olacağımızı varsayabiliriz.

Hector Cuper'i artık tanıdığımızı düşünüyoruz ama her seferinde bizi şaşırtmaya devam ediyor. Defansif takıntılarına rağmen Kayserispor maçında sahada oldukça ofansif bir kadro vardı. 4-4-2 görünümlü bir kadroyla sahaya çıktık ama oyun içinde çoğu zaman  4-3-3'e döndük. Maçın başında golü erken bulmamız ve Kayserispor'un 10 kişi kalması ile de maça sol kanatta başlayan Hasan Kabze, Atila'nın bindirmelerinin de verdiği etkiyle çoğu pozisyonda içeri kat etti. Hasan neredeyse bütün pozisyonların içindeydi...

Hector Cuper'li Orduspor'un bildiğimiz bir yönü var. Ordu'da yada deplasmanda olsun maça hızlı başlayıp ilk 25-30 dakikada skor avantajını ele alıp sonrasında oyunu rolantiye alan bir yapımız var. Geçtiğimiz sezon Ordu'da kazandığımız maçları incelediğimizde bu durumu çok daha iyi anlayabiliriz. Kayserispor maçına da aynı anlayışla başladık. Önde baskı yaparak, golü erken bulma arayışıyla maça başladık ve bu sezon diğer önemli kozlarımızdan biri olan bir duran toptan maçın hemen başında golü bulduk. Umbides'in ortasında Şamil topu Barral'a indirdi ve Barral topu ağlara gönderdi. Bu golde Barral kadar Umbides ve Şamil'in de payını olduğunu söyleyebilirim. Umbides durağan oynadığını anlarda bile etkili bir ortayla takımı pozisyona sokabiliyor. Nitekim 4 hafta geride kalırken girdiğimiz pozisyonların çoğunda Umbides'in etkili ortaları pozisyonların başlangıcı. İlk gol için Şamil Cinaz'a da bir iki satır ayırmak lazım. Şamil futbol seyircisinin çok fazla hoşuna giden futbolcu tiplerinden biri değil. Basit ve sade oynamayı seven, fizik ve mücadele gücü yüksek, nerede durması gerektiğini bilen bir futbolcu. Deyim yerindeyse eğer tam da Cuper'in istediği gibi bir futbolcu. Kesici özelliğinin yanı sıra dört hafta geride kalırken yan toplardaki başarısını da belirtmek gerekir. Eskişehirspor maçında bulduğumuz ikinci golde Şamil çok iyi bir kafa vuruşu yapmış, kalecinin güçlükle çıkardığı topu Hasan Kabze boş ağlara göndermişti. Kayserispor maçında da Umbides'in ortasını Barral'a indiren ve golü yaratan isim Şamil'di. Geçtiğimiz sezon Onur ile sezona başlamıştık ama Şamil'in Onur'dan daha iyi olduğunu açık bir şekilde söyleyebiliriz. Süper Ligde ilk defa forma giyen bir futbolcu olduğunu da hesaba katarsak zamanla daha iyi olacağını düşünüyorum.


Erken gelen gol ile biz moral bulurken Kayserispor ise  golün etkisinden çıkamadı. Golün ardından baskımızı sürdürdük. İkinci golü ararken Stancu'nun baskısı Kayserispor defansını hataya zorladı. Hatalar üst üste gelince kaleci Ertuğrul 2-0 geriye düşmek yerine Stancu'yu indirmeyi tercih etti ve kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı. Bu dakikadan sonra Kayserispor'un 10 kişi de kalmasının etkisiyle hücum etkinliğimiz daha rahat gerçekleşti. Atila'nın ileri çıkması sonucu Hasan Kabze içeri kat etti ve Atila'nın güzel ortasına bir o kadar güzel kafa vuruşu yaparak topu ağlara gönderdi. Maç 2-0 olduktan sonra rahat bir şekilde ayağa pas yaparak farkı arttırmamız lazımken bir başka duran toptan bu sefer golü kalemizde biz gördük.

İkinci yarıya ilk yarının sonlarında yediğimiz gole rağmen rahat başladık. Umbides'in getirdiği topta Barral'ın direkten dönen topunu tamamlayan Stancu'nun attığı gol ile farkı ikiye çıkardık ve daha da rahatladık. Bu dakikadan sonra farkı daha fazla açmamız gerekirken yine basit bir gol yiyerek maçın son dakikalarını ufak da olsa stres yaşadık. Çözmemiz gereken sorunlarımızdan biri de bu. Bu gibi durumlarda oyunun mutlak hakimiyken geçtiğimiz sezon da bazı maçlarımızda basit hatalar yaparak rakiplerimizi maça ortak etmiş, çoğu maçı sıkıntılı bitirmiştik. Rakibin bir kişi eksik olduğu, skor olarak da avantajı elinde bulundurduğumuz bir anda çok daha farklı ve güvenli oynamamız gerekirken anlamsız stres yapıyoruz. Önümüzdeki haftalarda bu durumun umarım önüne geçeriz.

Sonuç olarak öncesiyle sonrasıyla Ordu'da çok güzel bir başlangıç yaptık. Maç öncesi takımın karşılanması, oynanan olumlu futbol, takım ve taraftarın bütünleşmesi, yeni futbolcularımızın Ordu'daki ilk maçlarında böyle bir ortamın içinde futbol oynamaları takımı bundan sonraki süreç için çok daha fazla motive edecektir. 4 hafta geride kalırken, 2 galibiyet ve 2 beraberlik ile 8 puan topladık ve bu hafta İ.B.B deplasmanındayız. Umarız 2. hafta Eskişehir'i mağlup ettiğimiz gibi İ.B.B'yi geçeriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Yorumlarınız bizim için önemli...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...