30 Aralık 2010

Orduspor: Bir Denge Takımı

Ligin ilk yarısı bitti ve Orduspor ise uzun süre sonra zirveye ilk defa bu kadar yakın ki hatta son Denizli maçında gol ayaklarımız! biraz daha etkin olabilse bugün Bank Asya’nın ilk yarısını lider olarak kapatmış olacaktık. Buna rağmen taraftarımız, oyuncularımız hatta biz bu durumdan pek de memnun değiliz çünkü takımın pozitif futbolu bize daha fazlasını istememize sebep oluyor.

Yönetim sene başında çok doğru bir transfer politikasıyla, Bank Asya için en doğru kadroyu kurdu. Bu ligi tanıyan, bu ligde başarılı olan oyuncularla takımda geçen sene başarıyla forma bulan oyuncuları harmanlayıp, çok yüksek bedeller ödemeden takım olgusunu ön plana çıkaran çok DENGELİ bir takım kurduk. Ve bu tarz takımlarla başarılı olabilecek, sistem hocasından çok moral-motivasyon anlamında güçlü bir kişilik olan, Uğur hoca geldi takımın başına. Ve bu birleşim bizi başarıya götürdü. Bir önceki yazıda belirttiğim gibi bizi başarıya getiren en önemli sebeplerden birisi doğru çekirdek kadroyu kurmamız (Kale-Fevzi, Stoperler-Kürşat,Jerry(Numan), Merkez Orta Saha – Murat,Ali ve Forvet-Kostovski!) oldu. Ve birde yazının başından beri belirttiğim DENGELİ bir takım olmamız.

Dengeli takım derken ne demek istediğimi şu şekilde anlatmak gerek. Futbolda uyum çok önemlidir, oyuncular birbiriyle ne zaman 2 takımdaştan çok arkadaş durumuna gelirse o zaman başarı gelir. Futbolun en güzel terimlerinden biri olan “Sahada diğer takım arkadaşlarını gözü kapalı bulmasi` bu tanımın dile getirilmiş halidir. . Ligin sonlarına doğru özellikle taraftar baskısıyla Bank Asya için özellikle bu güç seviyesinde bir takım için en doğru taktik olan 4-4-2’ye göre düşünürsek takımı şu şekilde resmedebiliriz.


Gelelim şimdi takım içindeki başarılı ikililere, dengelere.

Kürşat-Numan(Jerry) Stoper Dengesi
Kürşat ilerleyen yaşının ona kattığı tecrübesi ve uygun fiziğinin ona verdiği hava toplarındakı mücadelesiyle ön plana çıkarken, yanında oynayan Numan ya da Jerry tecrübesiz fakat hırslı yapıları, genç olmaları sebebiyle oyuna kattıkları canlılıklarıyla ön plana çıkıyorlar. Kürşat’ın yavaş kalmasını Numan ya da Jerry hızıyla kapatırken. Bu ikilinin basit hatalarını Kürşat tecrübesiyle kurtarabiliyor ya da en azından onların olumsuzluğunu alıyor üstlerinden.

Selçuk-Abdullah Beklerin Dengesi
Bugün günümüzün en iyi futbol takımları bile savunmada denge olayına çok önem veriyor. Barcelona’da sağda Daniel Alves neredeyse bir sağ kanat gibi oynarken Abidal ya da Maxwell 3. Stoper gibi oynuyorlar. Aynı durum bizde de mevcut. Abdullah hücumcu bek yapısıyla ön plana çıkarken Selçuk stoperimsi bek tarzıyla geride daha sağlam duruyor. Abdullah’ın sağda hızlı oynayan, risk alan yapısını solda Selçuk sağlam fiziğiyle, daha garanti oynayarak dengeliyor.

Murat Akın-Ali Çamdalı Orta ikili
Takımda en göz alıcı uyum bu bölgede yaşanıyor. Altyapı eğitimlerini yurt dışında alan bu ikili orta sahada o kadar güzel bir uyum gösterdi ki takımın ilk yarı sonunda yıldızları oldular bence.İkisinin de savunma ve hücumu beraber yapıyor olmaları büyük bir artı. Birbirlerinin görevlerini oyun içerisinde kendileri belirliyorlar; birisi hücuma kalkarken diğeri savunma görevini üstleniyor. Ali’nin daha statik, daha soğukkanlı ve sağlam yapısı Murat’ın ise sürekli pres yapan, hırslı yapısı ve ikisinin güçlü pas yetenekleri aralarındaki bütünlüğü sağlayan önemli etkenler.

Müslüm Yelken-Muarrem Muarrem Kanat Dengesi
Takımımızın en çok gol atan oyuncusu Müslüm’ken en çok asist yapan oyuncusu ise Muarrem Muarrem. Ve bu iki ismin 2 karşılıklı kanatta oynaması takımımıza çok olumlu yansıyor. Oyun ters kanatta iken sık sık içeri kat etme şansı yakalayan Müslim bu anlamda onu en iyi besleyebilecek Muarrem’in o kanatta bulunması anlamında çok şanslı ki bu da asist ve gol olarak ikisinin de hanesine yansıyor. Muarrem’in zayıf fizik yapısının orta sahaya olumsuz etkisini ise karşı kanatta Müslüm bitmek bilmeyen enerjisiyle dengeleyen oyuncu oluyor bir yandan da.

Selçuk- Muarrem, Abdullah-Müslim Bek-Açık Dengesi
Takım içerisindeki uyum bu anlamda kanatlarda da görebiliyoruz. Daha hücumcu olan ve savunma anlamında zaaflar yaşayan Muarrem’in arkasında defansif anlamda çok güçlü olan Selçuk oynarken, hücumu daha çok düşünen bekimiz olan Abdullah’ın önünde ise enerjisiyle gerektiğinde bek bile oynayabilecek, sık sık ileri çıkan Abdullah’ın eksiklerini kapatan Müslüm oynuyor. Bu da takımın hücum-savunma dengesine çok olumlu yansıyor.

Ahmet Güven-Kostovski Forvet Dengesi!!
Ve geldik zurnanın zurt dediği yere. Takım olarak topu son bölgeye en iyi taşıyan takımlardan olmamıza rağmen bu bölgede bir sorun yaşıyoruz. Bu noktadaki verimsizliğimiz artık sözlüklere konu olmaya başladı. Her ne kadar yeni yeni oynamaya başlasa da Ahmat Güven üçüncü ligin 2 senedir öne çıkan golcülerinden, Kostovski ise fiziğiyle ve hırsıyla ön plana çıkan Süper Lig kluplerinin bile izlediği bir forvet. Bu özelliklere rağmen attıkları toplam gol sayısının Muarrem’in attığı gol sayısıyla aynı olması bile sorunu açıkça ortaya koyuyor. Bence buradaki en büyük sorunumuz ikisinin de aynı yapıda oyuncular olması. İkisi de bireysel olarak Bank Asya için ideal target striker olarak görülebilirler fakat birbirilerini tamamlama anlamında büyük sorun yaşıyorlar. Her ne kadar Kostovski 2. Forvet oynamaya çok uygun olsa da Ahmet’le aralarında bir uyumsuzluk söz konusu. Aslında Kostovski’nin yanına son vuruşları iyi olan, daha seri bir oyuncu getirebilsek hem Muarrem’in veya Müslüm’ün ara paslarından yararlanabilirdik hem de Kostovski’nin en verimli olduğu indirdiği hava toplarından daha verimli yararlanabiliriz.

* Bu yazı olası İbrahim Şahin transferinden önce yazılmıştır. İbrahim benim önerdiğim şablona tam olarak uymasa da Bank Asya için çok güçlü olan fiziğiyle birincil forvet olarak düşünüldüğünde ve Kostovski’yi onun arkasında kullanabilmesiyle fazlasıyla verimli olabilir. Fakat bu tarz bir ikiliyi (İbrahim-Kostovski) besleyecek olan kanatlarımızın çok daha verimli çalışması lazım ki burada da 2 kanadı da yedekleyebilecek olan Emre Aygün transferinin önemi ortaya çıkıyor.

1 yorum:

  1. Bu ikililer arasında en önemli ikili bence Murat ve Ali ikilisi. Denizlispor maçında ikisi birden duraklayınca elimiz kolumuz bağlandı resmen. İlk yarının belkide en tutuk maçını oynadı o ikili. Birinden biri kötü olduğu zaman diğeri durumu bi şekilde kotarıyordu fakat ikiside kötü olduğu zaman işimiz çok zor. 2. yarı en büyük korkum ikisinin form düşüklüğü yada sakatlık gibi bir durum yaaşaması. Bir nevi bizim xavi ve iniestamız Ali ve Murat. İşallah ileri uçtaki sıkıntıyıda çözersek 2.yarıya çok daha iyi başlayacağız.

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Yorumlarınız bizim için önemli...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...